Yeni bir dil öğrenmek çocuğumuzun üzerinde nasıl bir etki yaratır?

Burada değineceğimiz ilk nokta kesinlikle çocukların özgüven gelişimleri… Çocuklar yeni bir dil ile yani yeni bir iletişim aracı edinmenin verdiği katkı ile kendilerine güvenmeye başlıyorlar ve mutlu hissediyorlar. Başka bir dilde anlayıp konuşabilmek çocuğun zihinsel gelişimine katkıda bulunuyor. Farkli dillerin beynin farklı işlevselliğini ve duyguların çıkış biçimini etkilediği araştırmalar sonucunda kanıtlandı.

Bir diğer nokta ise çocuğun dünya görüşünün ve ufkunun genişlemesi… Çocuk, farklı dil konuşan, farklı kültürden kendi akranını görünce o iletişim engeli ortadan kalkıyor ve yeni insanlar, yeni kültürler ile kendi iletişim becerileri ile tanışmış oluyor. Bu da erginliğe ve yetişkinliğe geçiş aşamasında çocuğun sağlam adımlarla birey olma yolcuğuna başlamasını sağlıyor.

Bizlerin amacı yarının geleceği olan çocuklarımızı hayat yolculuğuna sağlıklı ve emin adımlarla hazırlayabilmek o nedenle bu yolda çocuğun dil gelişimine katkıda bulunmak sadece akademik olarak değil sosyal yaşantısında da çocuğumuzun daha mutlu bir yolculuğa çıkmasına imkan sağlayacaktır.

Peki çocuklar hangi yaşta ikinci bir dil öğrenmeli?

Ana dili çocuk taklit yoluyla ve yaşantısı içinde deneyimleyerek öğreniyor. Farklı bir dil ne kadar erken çocuğumuzun zihnine girerse, o yeni bir dil de ana dili gibi oluyor ve beynindeki nörolojik bağlantılar, iki dilin fonetik yapısına bağlı olarak zihninde yeni bir geilşim sağlıyor ve çocuğun tüm yaşantsına yansıyor.

Ebeveyn olarak nasıl katkıda bulunabiliriz?

Glenn Doman methodu ile çocuğun dil gelişimi desteklenebilir. Doman’a göre 5 yaşına kadar her çocuk dahidir. Algılayış biçimi özellikle bu yaşa kadar suyu çeken bir sünger gibi bilgiyi hapsediyor. Sesleri kavrayışları ve telaffuzları çok daha kolay oluyor. Glenn Doman’ın methotlarına göz atabilirsiniz.

Bir diğer yöntem de tabi ki oyun… Çocuk her şeyi oyunlaştırarak öğreniyor. Çocuğun ilgisini canlı tutmak için merak duygusunu ateşleyecek ve oyun içgüdüsüyle besleyerek dil öğrenme isteğini besleyebilirsiniz.

Örneğin meyveleri, gerçek meyveler kullanarak ve küçük oyunlarla destekleyerek çocuğun zihnine eğlenceli anılar şekilde aktarabilirsiniz.

Çünkü unutmayın ki bir zamanlar hepimiz çocuktuk ve hayatı oyun oynarak keşfettik. Yeni bir dil de yeni bir hayatı keşfetmek olduğuna göre bunu çocuğumuza mutlu anılar bırarak neden keşfettirmeyelim?

 

Not: Ebeveynlerimize özel bir film önerisi yapmak isteriz:

Arrival (13+) filmi her ne kadar bir bilim kurgu filmi olarak gözükse de dil biliminin insanın düşünce yapısını ve ufkunu nasıl geliştirebilceğini en uç örnekler ile bize hissettiriyor. İzleyelim bakalım farklı bir dil öğrenmek zihinde nasıl bir yolculuk başlatıyor?

Tiyatro Eğitmeni ve İçerik Yazarı

Eylül Eryiğit